The Predictive Index’in yayınladığı 2020 raporuna göre, liderlerin yalnızca %22’si çalışan bağlılığındaki düşüşe neden olan faktörlerle ilgili bilgi sahibi. Forbes İnsan Kaynakları Konseyi üyesi Cat Graham’a göre, işte bu noktada insan kaynakları departmanları için çalışan bağlılığını arttıracak en önemli faktörlerden biri olan iletişimi kullanarak nelerin işe yarayıp yaramadığını keşfetme fırsatı doğuyor. İnsan kaynakları departmanları, çalışan deneyiminin merkezinde olarak, bu öğrendiklerini geçtiğimiz yıldan çalışan deneyimine dair yenilikleri ve öğrendiklerimizi uygulama fırsatına sahip. Bu yazımızda sizlerle Graham’ın insan kaynakları liderlerinin uygulayabileceği ve çalışan bağlılığına olumlu etki edecek iletişim fikirlerini paylaşıyoruz.
Bağlılığınızı koruyun
Cat Graham’ın ilk önerisi, liderlerin takımları ile bağlılıklarını koruyacak iletişim stratejileri geliştirmeleri. Günümüzde, yüz yüze iletişim biraz sekteye uğrasa da farklı uygulamaları etkili kullanarak bu stratejileri geliştirmek mümkün. Bu noktada, Graham’ın bizlere bir de önerisi bulunuyor. Graham, her ayın son cumasında “Cuma forumları” düzenleyerek bu forumlarda “bana sorun” oturumları yapabileceğimizi belirtiyor. Bu oturumlarda, çalışanlar akıllarındaki soruları liderlere ileterek, liderler-çalışan bağlılığını güçlendireceğini belirtiyor. Aynı zamanda bu forumlarda çalışanların önceden belirlediği konuların ve soruların da üzerinden geçebileceklerini belirtiyor.
Yetki verin, güçlendirin ve motive edin
İnsan Kaynakları departmanları, yaptıkları stratejik planlara artık çalışan deneyimini eklemeleri gerektiğini biliyorlar. Çalışan deneyimini Graham, müşteri deneyimine benzetiyor. Çalışanlar da farklı kariyer fırsatlarını kontrol edebilmeyi, sorumluluğu, karar verebilmeyi ve risk alınacak durumlarda desteklenmeyi bekliyor.
Bu noktada, Graham, çalışanları sahip oldukları gücü, yeteneği ve yetkinlikleri etkili şekilde kullanmalarını sağlayan, psikolojik güçlendirmenin (empowerment) önemini vurguluyor. Peki bunu nasıl yapabilirsiniz? Uzmanlara göre, çalışanlara daha fazla sorumluluk vermek, sorumlulukları çerçevesindeki işlerde karar süreçlerine dahil etmek ve yapılan işlerde yaratıcılığa yer açmak çalışanların psikolojik gücüne olumlu etki ediyor. Psikolojik güç arttıkça, çalışma motivasyonu da beraberinde artıyor.
Değer verdiğinizi hissettirin
Graham, şirketlerin çalışanlarına değer verdiğini hissettirmesinin önemini vurguluyor ve bunun için işe alım materyallerinizde ve haber bültenlerinizde mevcut çalışanlarınızı ön plana çıkarabileceğinizi belirtiyor. Çalışanlarımızı “ayın elemanı” olarak öne çıkardığımız günler artık değişiyor. Şu an elimizde birçok farklı sosyal kanal bulunuyor. Bu kanallarda, birçok çalışanımızı ön plana çıkarabilir, sosyal kanallardaki gönderilerinize çalışanlarınızın hikayelerini dahil edebilir, çalışanlarınızla ilgili çeşitli içerikler paylaşabilirsiniz.
Öğrenme ve gelişme süreçlerine önem verin
Graham insan kaynakları departmanlarının yaratıcı eğitim fikirlerini masaya getirebileceğini belirtiyor. Üstelik, bu eğitim oturumlarını eğlenceli süreçler haline getirebileceğimizi de vurguluyor. Örneğin, belli aralıklarla, öğle yemekleri eşliğinde alınabilecek eğitimler, çalışanların yararlı gördükleri kaynakları paylaşacakları ve birbirlerine eğitimler önerebilecekleri bir platform gibi yaratıcı fikirlerden bahsediyor. Eğitim konularının yelpazesi ise düşündüğümüzden de geniş olabilir; proje yönetimi, liderlik gibi iş odaklı olmanın yanında, mindfulness, sağlıklı yaşam gibi iş performansına ve yaşam kalitesine olumlu etki edebilecek konularda eğitimler de düzenlenebilir. Graham, bu eğitimleri kaydederek, katılamayanlar için de her zaman erişebilecekleri bir eğitim havuzu oluşturulabileceğinin de altını çiziyor.