Online Sunumlarınızın Yıldızını Nasıl Parlatabilirsiniz?

Online sunumlar, ne kadar uzakta olursak olalım birbirimizle bağlantı kurabilmemizi sağlıyor. Hepimiz bunun değerini özellikle pandemi döneminde anladık. Fakat, online sunumlar hayatımızı kolaylaştırsa da zaman zaman yüz yüze sunumlara göre bizi zorlayabiliyor. Örneğin, çok iyi bir iletişim becerisine sahip olsak da sunumlarda takılabiliyoruz. Bunun nedenlerinden biri, sözsüz ifadelerimizi online sunumlarda etkili aktaramıyor olmamız. Yani, ses tonumuzu, vücut dilimizi online uygulamalarda yeterince etkili gösteremiyor olmak zaman zaman sunumlarımızın kalitesine yansıyor. Fakat online sunumlarımızı daha etkili hale getirmek için sözsüz ifadelerin ötesinde de atabileceğimiz birçok adım bulunuyor. Peki bu adımlar neler? Bu yazımızda sizlerle, Liderlik koçu ve eğitimci Gia Storm’un Harvard Business Review’de yazdığı 6 etkili tavsiyeyi paylaşıyoruz.

Sunumunuza dinleyicilerine hitap eden bir hikâyeyle başlayın

Sunumunuz öncesinde katılımcılarınızla ilgili biraz araştırma yaparak onlara hitap eden bir kişisel anınızla ya da bir hikâyeyle sunuma başlayabilirsiniz. Kısa ve spesifik bir hikâye anlatmanız katılımcıları sunum esnasında kaybetmemenize yardım edecektir. Bu tarz hikâyeler ve küçük anekdotlar, dürüstçe ve net şekilde anlattığında etkileşimi oldukça arttırıyor. Hazırladığınız giriş hikâyenizin uygun olup olmadığını sunumunuz öncesi güvendiğiniz iş arkadaşlarınıza danışabilirsiniz.

Kısa ve net olun, sessizlikten kaçınmayın

Gia Storm’a göre, mesajınızı kısa, basit ve net tutmak, online ortamdaki birçok dikkat dağıtıcı faktörle savaşmak açısından çok önemli. Bu anlamda, Gia Storm, uzun monologları minimumda tutmanın ve sessizlikten kaçınmamanın önemini vurguluyor.  Örneğin, bir soru sorduğunuzda, sessizliği otomatik olarak bir katılım eksikliği gibi yorumlamak yerine, birinin cevap vermesini bekleyin. Katılımcıların video üzerinden bilgileri sindirmesi ve yanıtlaması daha uzun sürebilir. Bu nedenle bu süreyi, takip sorusu sormadan veya bir gönüllüyü aramadan önce derinlemesine dinleme fırsatı olarak kullanın.

Sözsüz ifadeleri tamamen yok saymayın

Araştırmalara bakıldığında, karşımızdaki kişinin duygularını beden dili ve yüz ifadeleri aracılığıyla daha iyi algılıyoruz. Gia Storm’a göre, sunumunuz öncesi katılımcıları kameralarını kullanmaya teşvik etmek, katılımcılarınızın sunum esnasındaki duygularını daha iyi takip edebilmemize ve sunumun akışında bu ipuçlarından yararlanmanızı sağlıyor. Gia Storm’a göre, kalabalık sunumlarda en azından bir katılımcıyı aklınızda seçerek, katılımcının gülümseme, başını sallama ya da göz kontağı gibi sözsüz ifadelerini takip edebilirsiniz. Örneğin, bu katılımcınızı esnerken, aşağıya ya da başka yönlere bakarken görmeniz, sunumdaki katılımı ve etkileşimi yavaş yavaş kaybetmeye başladığınızın sinyali olabilir. Bu tür sinyallerle, sunumunuzun gidiş yolunu şekillendirebilirsiniz.

Etkileşim için teknolojinin özelliklerinden en iyi şekilde faydalanın

Birçok uygulamada söz almak için el kaldırma, beğenme, beyaz tahta gibi özellikler bulunuyor. Sunumlarda bu tarz özellikleri kullanarak katılımcı etkileşimini arttırabilirsiniz ve böylece, katılımcılarda sunumunuza dahil olma isteğini uyandırabilirsiniz. 

Sunumunuza öncesinden gönüllü katılım talep edin

Araştırmacılar, sunumları aktif bir şekilde ilerletmenin sunuma gösterilen ilgiyi ve sunumun etkinliğini arttırmanın anahtarı olduğunu gösteriyor. Örneğin, dinleyicilerinizi sunuma dahil olmaya çağırmanız sunumu aktif ilerletmenizde rol oynayacaktır. Etkileşimi arttırmak için, sunum öncesi katılacak bir veya iki kişiden sunumunuz esnasında bir paylaşım yapmasını ya da katılım göstermesini talep edebilirsiniz. Örneğin, bu katılımcılar anlattıklarınızla ilgili kendi hikâyesini paylaşabilir veya bir yorumunu dile getirebilir.

Geri bildirimleri takip edin

Sunumunuz sonrası birkaç katılımcıdan geri bildirim almanız, vermek istediğiniz bilgiyi ya da mesajı net şekilde verip veremediğinizi anlamanıza yardımcı olacaktır. Eğer sunumunuzu kaydettiyseniz, sonrasında dinleyerek katılımcıların sözsüz ifadelerini ve gösterdikleri etkileşimi inceleyebilirsiniz. Bu sayede, kendinize bir sonraki sunumda katılımcılarla daha iyi bağ kurabilmeniz için birkaç taktik belirleyebilirsiniz.