Work 3.0 ile Köklü Değişim Kapıda
Gelişen teknoloji ile birlikte hayatımız köklü değişikliklere uğruyor. Blockchain, Internet of Things, Endüstri 4.0, RPA (Robotic Process Automation) gibi yeni çıkan kavramlar ile şirketler de iş modellerinde köklü değişikliklere gidiyor. Work 3.0 de bu kavramlardan biri. Geleceğin iş modeli olarak tanımlanan Work 3.0, proje-bazlı olarak çalışma veya profesyoneller için çalışma koşul, ortam ve saatlerinin esnekliği şeklinde tanımlanabilir.
Work 3.0 ile Verimlilik Artıyor
Şirketler, sürekli ihtiyaç duymadıkları, ancak potansiyel projeler için bünyelerinde çalıştırdıkları personelleri için ödedikleri sabit ücretler yerine proje-bazlı veya dönemsel çalışmalar ile maliyet tasarrufu sağlayabiliyor.
Work 3.0 iş modelinde, çalışanlar diledikleri mekan ve saatlerde çalışma özgürlüğünü elde ediyor. Bu hem memnuniyeti hem de verimliklerini arttırıyor. Work 3.0 aynı zamanda ulaşım süresi, trafik gibi zaman ve enerji tüketen handikapları by-pass ederek işlerin daha kısa sürede tamamlanmasına ve böylece hem işveren hem de çalışan için diğer işlere ve fırsatlara odaklanabilmesini sağlıyor.
Şirketler, insan kaynakları politikalarını bu yeni sisteme uyumlu bir şekilde revize etmek için çalışmalar yapıyor. Şirketlerin uzaktan iş gücünü denetleyecek ve iş akışını sağlıklı bir şekilde sağlayacak uygulamalar ve iş akışları oluşturmak için yatırım yapmaları gerekecek.
Türkiye’de çıkartılan, özel istihdam büroları aracılığıyla geçici iş ilişkisi sağlanabilmesine yönelik, 6715 sayılı, ‘İş Kanunu ile Türkiye İş Kurumu Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’ ile; dönemsellik arz eden, işletmenin günlük işlerinden sayılmayan aralıklı dönemlerdeki ihtiyaçlarında, doğum iznine ayrılan, doğum izni sebebi ile kısmı çalışmalardaki iş gücü ihtiyacında, askerlik sebebi ile işine devam edemeyen personelin yerine, iş güvenliği ve sağlığı açısından acil olan işlerde, işletmenin hizmet ve mal üretim kapasitesinin arttığı ve dönemsellik arz eden durumlarda geçici ilişkisi kurulabilecek.
Work 3.0’a Hazır Mısınız?
Freelance çalışma modeli de aslında Work 3.0’nin bir uzantısı. 2016 yılında, 300 bin üyesi bulunan Freelance Sendikası tarafından yapılan “Freelancing in America” anketine göre, Amerika’da çalışanların %35’ini freelancerlar oluşturuyor.
Intuit’in yaptığı bir araştırmaya göre, ABD’deki şirketlerin %80’i dönemsel ya da proje-bazlı çalışan sayısını arttırmayı planlıyor.
Diğer yandan Harris Interactive tarafından Amerikalı çalışanlar üzerinde yapılan yeni bir ankete göre, çalışanların evden işlerini yürütmeleri için ciddi fedakarlıklar yapabileceklerini ortaya koyuyor. Öyle ki ankete katılanların %34’ü sosyal medya kullanımından, %25’i akıllı telefonlarından, %17’si maaş artışından ve ilginçtir ki %5’i eşlerinden bile vazgeçebileceğini söylüyor.
Birçok şirket ve çalışan, sabit mesai saatlerinin verimlilikle doğru orantılı olmadığının artık farkında. Şirketler ve çalışanları ortak noktada buluşturacak istihdam bürolarının sayısı artıyor. Yeni çıkarılan düzenlemeler ve uygulamalarla Work 3.0 iş modeli giderek daha çok şirket ve profesyonel tarafından benimseniyor. Büyük firmaların ve hatta devletin bu modeli uygulamaya başlaması ile iş hayatımızda çok köklü değişiklikler yaşanacak.