İnsan kaynakları dünyası, işe alım sürecinin her aşamasına yapay zeka uygulamalarıyla yön vermeye hazırlanıyor. Özellikle pandemiyle birlikte hayatımızdaki önemini artıran yapay zeka uygulamaları, iş dünyasında da oyunun kurallarını değiştiriyor. Verimlilik ve hızın altın değerinde olduğu çalışma hayatında şirketler, daha rekabetçi olabilmenin yollarını teknolojik yeniliklerde arıyor. Tüm bu gelişmelere baktığımızda; yapay zeka uygulamalarını en doğru şekilde iş kültürüne entegre edebilen şirketlerin rakiplerinin birkaç adım önüne geçeceğini rahatlıkla söyleyebiliriz. Bu yarışta elbette İnsan Kaynaklarına düşen rol büyük. Çünkü İK departmanı bir çalışanın ilk adımlarından itibaren her zaman birlikte yürüdüğü yol arkadaşı... Artık bu yol yapay zekayla yürünecek; özgeçmiş incelemesinden mülakata, Onboarding süreçlerinden görev ve yetkinliklerin entegrasyonuna her aşamada yapay zeka ile İK birlikte adım atacak.
Yapay zeka ve İK’nın ortak noktası “İnsan”
Yapay zeka ve İK dünyası arasındaki bağlantıya geçmeden önce size bir gündelik hayat sorusu: Yapay zeka teknolojileriyle aranız nasıl? “Akıllı telefondan ötesi şovdur benim için” diyenlerden misiniz yoksa maillerini Chatgpt’ye yazdırmaya başlayanlardan mı?
Yapay zeka uygulamalarının hayatımızı çok daha pratikleştirdiği ortada. Sadece işlerimizi kolaylaştırıp bize zaman kazandırmakla kalmıyor, gündelik rutinlerimizden iş hayatımıza her alana farklı bakış açılarıyla bakmamızın da önünü açıyor. Zamandan ve mekandan bağımsız olabileceğimizi, düşünsel ve fiziksel, her anlamda kendimize geniş hareket alanları yaratabileceğimizi gösteriyor. Bu haliyle yapay zeka teknolojileri hayat dönüştürücü bir devrim. Ayrıca komplo teorilerinin anlattığı gibi insana karşı, insansız bir dünyaya yolculuk da değil. Yani korkmayalım, robotlar insanlığı ele geçirmeyecek. Yapay zeka sanılanın aksine gayet insan odaklı ve insan dostu. Zaten yapay zekanın çok basitçe tanımı “insan zekasını taklit eden bilgisayar tabanlı teknolojiler bütünü” değil mi? Temelinde insan var. Tıpkı İnsan Kaynakları gibi... Bu da bizi yazımızın konusuna, yapay zeka teknolojileri ile İnsan Kaynakları arasındaki ilişkiye getiriyor.
Robotlara mı daha çok güvenirsin, yöneticilerine mi?
Oracle ve Future Workplace ortaklığında yapılan bir araştırmanın başlığı hayli eğlenceli: Katılımcıların yüzde 64’ü robotlara yöneticilerden çok güveniyorlar. Çalışan, üst düzey yönetici ve insan kaynakları yöneticisinden oluşan toplam 8.370 kişinin katıldığı, 10 ülke genelinde yapılan araştırma yapay zeka uygulamalarının devreye girmesiyle birlikte İK ekiplerinin ve yöneticilerin yetenekleri çekme, elde tutma ve geliştirme konusunda oynaması gereken rollerin yeniden şekillendiğini ortaya koyuyor. Peki, özellikle yetenekli çalışanı kendine çekme ve elde tutma sürecinde etkin rol oynaması beklenen İnsan Kaynakları, yapay zeka uygulamalarını nasıl ve ne ölçüde kullanıyor? Şimdi bu yılla birlikte gelecekte adını çokça duyacağımız yapay zeka destekli yeni İK dünyasına adımımızı atıyoruz:
1- Özgeçmişleri filtreden geçirin
İK, yapay zeka uygulamalarından özellikle CV inceleme ve eleme işleri için uzun zamandır faydalanıyor. Bu alandaki yazılımların gelişmesiyle, özgeçmişlerin filtrelenmesi ve doğru adayların seçimi işlemleri pratikleşti. Filtreleme sistemleri İK’yı sadece en doğru adaya götürmekle kalmıyor, günümüzde büyük öneme sahip olan yetenek keşfi konusunda da bir adım öne taşıyor.
2- Mülakat işini Chatbot’a bırakın
Şirketteki pozisyon için en doğru özgeçmişlere ulaştıktan sonra geçilen mülakat kısmında da yapay zeka teknolojileri devrede. Aday, ilk görüşmesini chatbotlarla yapıyor. Algoritma adayın chatbot performansına göre bir transkript hazırlıyor. İK yöneticileri bu aşamadan sonra devreye girerek transkriptlerin işlendiği başvuru izleme sisteminde önde olan adaylarla görüşüyorlar. Mya, Hiringsolved, Debra, JobPal, MyAlly bu konuda öne çıkan chatbotlar... Bu uygulamalarla çalışan İnsan Kaynakları departmanları, mülakata ayırdıkları zamandan yüzde 70’e varan oranlarda tasarruf sağladıklarını belirtiyorlar.
3- Video mülakatta başka bir seviye: Beden dili analizi
Bir diğer yapay zeka uygulaması ise video mülakatlar... Ama bu uygulama kulağa geldiğinden çok daha komplike bir yazılım içeriyor. Video mülakat yapılan adayın videosu, geliştirilen yazılıma yükleniyor ve adayın soruları yanıtlarken sergilediği beden dili, seçtiği kelimeler, jest ve mimikler üzerinden bir analiz yapılıyor. Bu alanda dünya genelinde öne çıkan isim HireVue adlı bir yazılım. Deloitte, Nike, Unilever, Vodafone gibi dev şirketler, bu İK departmanlarında bu yazılımdan faydalandıklarını açıkladı.
4- Yapay zeka destekli Onboarding’e hoşgeldiniz
Özgeçmiş ve mülakat süreçlerini geçerek kendini gemiye atan aday için artık hoşgeldin süreci başlar. Tabii İK için de... Araştırmalar yeni çalışanın şirketine aidiyet oranının büyük ölçüde Onboarding sürecine bağlı olduğunu ortaya koyuyor. Onboarding temelde yeni çalışanın görev ve sorumluluklarına, ofis ortamına, iş arkadaşlarına, yöneticilerine, şirket kültürüne kusursuz adaptasyonunu hedefler ve sayılan tüm bu maddelerin fiziki dünyayla (ofis, iş arkadaşları...) doğrudan bağlantısı vardır. Ancak teknolojideki yeni gelişmeler, Onboarding sürecinde fiziksel şartlara bağlı kalmak zorunda olunmadığını gösteriyor. Yani yeni başlayana ofisi, görevlerini, şirket kültürünü, çalışma arkadaşlarını sanal turla aktarmak gayet mümkün. Dahası hibrit ya da uzaktan çalışma imkanlarının giderek daha fazla tercihe dildiği dünyamızda sanal çözümlerin önemi yadsınamaz. İK da yapay zeka sayesinde sanal ofis turu, sanal toplantı, sanal asistan gibi uygulamalarla Onboarding sürecini mekandan bağımsız kılmayı başarıyor. Onboarding süreci için geliştirilmiş pek çok yazılım mevcut. Bunlar arasında Ernst&Young’ın geliştirdiği Onboardind Buddy ve SAP SuccessFactors Onboarding modülü öne çıkıyor.
5- Yapay zeka çalışan memnuniyeti ve performansı için de devrede
İnsan Kaynaklarının yürüttüğü operasyonların iki önemli ayağı var: İlki, çalışan hakları yani maaş, yan haklar, sosyal haklar, eğitim ve gelişim olanakları... Diğer ayak ise performans değerlendirmesi, deneyim ölçümü, sorumlulukların ve yetkinliklerin analizi... Yapay zeka yazılımları çalışanın memnuniyetinin ve performansının artması için de İk tarafından kullanılabiliyor. Geliştirilen argoritmalar çalışanların eksikliklerini ve/veya yeteneklerini belirlemede, ihtiyaçlarını ortaya çıkarmada, verimlerini artıracak çözümler oluşturmada hızlı ve etkili analizler sunuyor. Hatta kimi coaching uygulamaları ile chatbot’lar üzerinden çalışanlara kendilerini geliştirmeleri için sanal koçluk hizmeti bile sunuluyor.
6- Ve her şey için Metaverse
Yapay zeka uygulamaları ve İnsan Kaynakları ilişkisinde ön plana çıkan bir diğer uygulama ise Metaverse. Metaverse aslında şu ana dek saydığımız her şeyi içine alan bir sanal evren.
Gartner’in yaptığı araştırma üç yıl içerisinde insanların yüzde 25'inin Metaverse evreninde günde en az bir saat geçireceğini öngörüyor. İş dünyası için öngörüsü ise yüzde 30’lar seviyesinde. Doğal olarak İK’nın yeni iş yapış şekilleri arasında Metaverse tabanlı uygulamaların geniş yer kaplaması bekleniyor. İK Metaverse dünyasına sanal ofis turları, sanal toplantılar ve avatarlarla giriş yapmış durumda. Metaverse’ün sunduğu fiziki mekandan azade olma halinin iş dünyasına fırsat eşitliği ve özgürlük getirmesinin yanında yaratıcılık ve verimliliği de pozitif yönde beslemesi bekleniyor.
Meta’nın VR ofis uygulaması “Horizon Workrooms”, coğrafi sınırlamalardan bağımsız olarak her çalışana istediği yerden çalışmasına olanak sunuyor. İnsan kaynakları da çalışanların fiziken olmasa da akıl ve ruh bütünlüğünü sağlayıp takımın bir parçası olması için hizmetlerini Metaverse evrenine taşıyor. İşe alım sürecinde adaylara sanal ofis turu attırmak da çalışanın yapay zeka uygulamalarını eksiksiz öğrenip uygulamasını sağlamak da sanal toplantılara avatarıyla katılması da İnsan Kaynakları yöneticilerinin desteğiyle ilerliyor.